Deniz Meteorolojisi
Son yıllarda ulusların sosyal ve ekonomik gelişmelerinde okyayanusların öneminin anlaşılmasıyla ,okyanus kaynaklarının daha akılcı kullanılması için yapılan çalışmalara duyulan ilgi artmıştır.
Sahil ve sahilden uzak sularda olduğu kadar derin denizlerde de deniz çalışmalarının gereksinimlerini karşılamak için özel amaçlı meteorolojik bilgilerden sık sık yaralanılmaktadır.
İlk defa 19.yüzyılda başlayan deniz bilimi çalışmaları günümüzde de sistemli bir şekilde sürdürülmektedir .Denizler üzerinde can ve mal güvenliğinin sağlanması ayrıca deniz çalışmalarının planlanması için bütün deniz yolları ile balıkçılık ve diğer deniz faaliyetlerinin olduğu bölgelerde deniz meteorolojisi ve diğer jeofiziksel bilgilerin elde edilmesi gerekir.
Denizlerden elde edilen verilerin yeterliliğini,temsil edebilirliğini sağlamak ve ileri tahmin tekniklerini geliştirmek için deniz meteorolojisi proğramı geliştirilmiştir.
Bu proğramın yürütülmesinde ve denizle ilgili bilgilerin toplanmasında deniz sinoptik istasyonlarından faydalanılır.
Deniz meteorolojisi; Deniz çevresindeki atmosfer ve deniz sınırları içersinde meydana gelen doğal olaylar ile derin denizler, sahil kesimi, sahilden uzak sınırlar içinde kalan sulardaki insan Faaliyetlerinin gereksinimi olan bilimsel ve işletme amaçlı meteorolojik bilgi talepleriyle ilgilenir.
1-Derin denizlerdeki uluslararası taşımacılığa ,balıkçılık ve diğer deniz faaliyetlerine hizmet.
2-Kıyısal bölgelerde yer alan ve kıyıda kendi kendine oluşan çeşitli faaliyetlere hizmet.
Bu hizmetlerin yerine getirilmesinde raporların, tahminlerin, uyarıların hazırlanması değişik okyanus durumları ile deniz havası ve deniz ikliminin ana özellikleri hakkında bilgiyi gerektirir. Bunlara ilaveten dalgalar, fırtına dalgaları ile ilgili tahminlerin yapılması bu bilgilere ait verilerin toplanması gerekir. Gözlemlerin alınması, dağıtımı ve arşivlenmesi Deniz meteoroloji proğramının uygulamasını sağlayacak temel unsur olarak kabul edilir.
Ülkemizin üç tarafının denizlerle çevrilmiş olması denizciliğin önemini en açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Denizciliği sadece deniz ulaşımı olarak görmemek gerekir. Ulaşımın yanı sıra yurdumuzun güçlü Deniz Kuvvetlerini ve her gün büyüyen, modern güçlerle donatılan deniz ticaret filosunu destekleyecek, ayrıca deniz kaynaklarıyla (balıkçılık, kıyıda ve kıyıdan uzakta yapılan sualtı maden petrol araştırmaları, deniz ve yat turizmini ve deniz kirliliği konularında) deniz meteorolojisinin çok yakın ilişkisi olduğu bilinmelidir.
Öte yandan deniz meteorolojisinin gerek uygulamada gerekse bilimsel açıdan bakıldığında ilginç sonuçlar verebilecek bir potansiyele sahiptir.
Deniz Meteorolojisinin Tarihçesi
Denizciliğin tarihi uzun yıllara dayanır. Denizle uğraşanların büyük bir çoğu havanın nasıl olacağını merak ederek, çok eski çağlardan beri kendilerine göre bazı tahminler ve tecrübeler üretmişlerdir. Bazı gemiciler denizde gemileri ile seyrederken önemli sayılacak rüzgarları keşfetmişlerdir.
Okyanus üzerinde esen rüzgarlara ait kartlar ilk olarak İngiliz Halley tarafından 1686 da çizilip yayınlanmıştır. 1805 yılında İngiliz Deniz Ofisinde görevli bulunan F.Beaufort’un ismini aldığı Bofor ıskalasını ortaya çıkarmıştır. Bu arada gemi kaptanları tarafından yazılan rota defterlerinde denizlere ait hava durumları bulunmaktadır. Bunlar ihtiyaçtan doğan rast gele çalışmalardır.
Ancak ilk deniz bilimi çalışmaları 19.yüzyılın sonlarına doğru başlamıştır. İlk ulusal meteoroloji ofislerinin kurulduğu 19.yüzyıl ortalarında okyanus taşımacılığı,rüzgar rejimleri akıntı sistemleri ve fırtınaların oluşumları hakkında sistematik bilgi ihtiyacı içindeydi. Bu ihtiyacı karşılamak ve gemi güvertelerinde gönüllü gemilerce yapılan gözlemlerin belirli bir esasa dayandırılmasına yönelik uluslararası ilk deniz meteorolojisi toplantısı 1853’te Bürüksel’de yapılmıştır..
Bu toplantıda gönüllü ticaret gemileri tarafından yapılan gözlemlerin klimatolojik bilgi olarak değerlendirilip,gemiciliğin kullanımına sunulması kararlaştırıldı .Örgütlü deniz bilimi çalışmalarının başladığı 19.yüz yıl ortalarından bu yana dünya okyanuslarının fiziksel ,kimyasal ve biyolojik özelliklerine ait sistematik gözlemler yoğun bir biçimde ve sürekli olarak yapılmaktadır.
Telsiz haberleşmesinin gelişmesi ve gemiyle sahil arasında düzenli bir haberleşme ağının kurulması ile birlikte, denizde can güvenliği konulu ilk uluslar arası toplantıda, tüm deniz taşımacılığı hatları ve balıkçılık sahaları için hava raporlarının telsizle yayınlanması kabul edilip, hükümetlerin okyanus üzerinde bu tür yayınların sorumluluğunu üstlenmesi konusunda fikir birliğine varıldı. Uzun bir süre gemiciliğe yönelik hava tahminleri, kıyısal fırtına uyarıları deniz meteorolojisi konusunda yapılan sınırlı çalışmalardı. Zamanla bilimsel ve işletme amaçlı meteorolojik bilgilere talebin artmasıyla,okyanuslardan daha çok veri elde etme gereği duyuldu. 1936 yılında denizle ilgili klimatolojik verilerin değişimi ve yıllık klimatolojik özetlerin düzenli olarak basımını sağlayacak uluslararası bir sistem kuruldu.
Denizden elde edilen verilerin yeterliliği, temsil edebilirliği ve üniformluğu ile ileri tahmin ve deney tekniklerinin geliştirilmesi ancak uluslar arası işbirliği ile sağlanır. Ve bu anlamda bazı kuruluşlar teşekkül etmiş olup bu sahalarda önemli gelişmeler sağlamışlardır.
Deniz Meteorolojisi İle İlgili Faaliyetler
Deniz meteorolojisi faaliyetlerini denizi kullananlara göre şu şekilde sınıflandırabiliriz.
GEMİCİLİK: Çevre şartları belirli kritik değerlere ulaştığında gemicilik alanında tehlikelere sebep teşkil eder. Bu bakımdan geminin denizde seyri sırasında ve limanda yükleme boşaltma durumları da dahil olmak üzere bazı meteorolojik parametrelerin bilinmesine gerek vardır. Bunlar; rüzgar, dalga, kısıtlı rüyet, deniz buzları, sıcaklık, nem, akıntılar, vb.dir.
Bunlardan başka derin denizlerde seyreden gemiler için hava bülteni ve fırtına uyarılarına ek olarak gemilerin hareketinden önce yol boyunca yardımcı bazı özel hizmetlere ihtiyaç duyulur. Örneğin gemi yükünün korunması için ön tedbirlerin alınması gerekir. Yük, sallantıdan veya sıcaklığın donma noktasının altına düşmesinden etkilenebilir. Yüksek nem ambarlardaki higroskopik maddelere zarar verebilir. Güverte yükü, rüzgar dalga ve serpintiden hasara uğrayabilir.
Tüm bunlara ilaveten dalgalar, rüzgar ve yağış yükleme, boşaltma işini etkileyip yükün trasferini geciktirebilir. Ayrıca; kanallar ve limanlarda seyreden gemiler rüzgar basıncının neden olduğu su seviyesi anomalileri tarafından etkilenebilir.
BALIKÇILIK: Küçük ticaret gemileri gibi balıkçı gemileri de seyir anında çevre şartlarından etkilendiği için ihtiyaç her ikisi içinde aynıdır. Fakat balık tutma anında balıkçı gemileri fırtına gibi tehlikelere karşı daha hassas olurlar meteorolojik faktörler balıkçılık faaliyetlerini sadece güvenlik yönünden değil, aynı zamanda ekonomik yönden de etkiler bazı bölgeler zengin balık yatakları olmasına rağmen kötü hava şartları yüzünden bu sahalar gereği gibi değerlendirilemez. Diğer yönden balık yönünden daha fakir olan bölgelerde uygun meteorolojik şartlar nedeniyle daha ekonomik balıkçılık yapılabilir.
Deniz yüzeyi sıcaklığı ve yatay ısı değişimleri bazı balık sürülerinin davranışları ve dağılımı için faydalı bir belirleyicidir. Bunlardan başka bazı balık sürülerinin su içinde düşey dağılımı ışık yoluyla yakından ilgili olduğundan, bu konuyla ilgili bilgilere ihtiyaç duyulur.
KIYI VE AÇIK DENİZ FAALİYETLERİ: Bu faaliyetler genellikle özel bir coğrafi noktaya ve operasyonun cinsine göre çok detaylı bilgi gerektirir .Petrol arama ve sondaj çalışmaları gibi deniz faaliyetleri için oldukça hassas bilgilerin elde bulunulması zorunludur. Örneğin;petrol arama cihazlarının taşınması ve yerleştirilmesi sırasında kolayca hasar göreceklerinden, en azından iki saatlik kritik dalga yüksekliği (2-3 m.) ikazı gerektirir.
TURİSTİK, EĞLENCE GEMİLERİ: Deniz meteorolojisi faaliyetleri proğramına giren bu bölümde bu tip gemiler çoğunlukla denizdeki tehlikelere alışık olmayan kişilerle doludur .Bu gemiler (yat) özellikle mezoskala sistemlerle bileşik rüzgarlara dayanıksızdır. Bu sistemler gök gürültülü sağanak yağışlı ,hamleli rüzgar fırtınası gibi genellikle 6 saat ilerisi için tahmin edilemeyen veya hava radarları ile tespit edilene kadar bilinmeyen olaylardır. bundan başka kıyı şeridi kayalık ve rüzgarı etkileyici şekilde ise deniz kıyı birleşiminden doğan problemler vardır.
DENİZ KİRLİLİĞİNİN ÖNLENMESİ: Son yıllarda petrol ve diğer kirleticilerin neden olduğu olaylar sahillerin ve sahil toplumunun sık karşılaştığı durumlardır .Böyle bir durumda kirliliğin sahil bölgelerini etkileyerek buradaki kıyı toplumunu ve tesisleri tehdit edeceği düşünüldüğünde temizleme çalışmaları ve kirletici ile mücadele edebilmek için ilk önce kirleticinin yayılma hızı ve hareket yönünün saptanması gerekir.
Bunun için de bölgeyle ilgili detaylı rüzgar istidlali, beklenen deniz durumu tahmini maksimum dalga yüksekliği, bölgedeki akıntı bilgileri, hava ve deniz sıcaklığı ile beklenen rüyet durumu ile ilgili bilgileri içeren özel bir meteorolojik desteğe ihtiyaç duyulur