Burgazada, İstanbul’un Saklı Cenneti
Burgazada Prens Adalarının üçüncü büyük adası. Büyükada ve Heybeliada’dan sonraki en büyük ada. Marmara Denizi’nin incilerinden biri olan Burgaz Adası, sadece İstanbul’a yakınlığıyla değil, huzur veren atmosferiyle de bambaşka bir dünya sunar. Bu güzel adada yaşamak, hem doğanın içinde olmanın hem de İstanbul’un hareketli hayatına yakın kalmanın eşsiz bir dengesini sunar.
Adanın Kendine Has Havası
Burgaz Ada, sessizliği ve dinginliğiyle bilinir. Gün batımında sahilde yürürken, martıların sesiyle karışan dalga sesleri insanı büyüler. Burada yaşam, büyükşehirlerin koşuşturmasından uzakta, doğanın ritmine ayak uydurmak demektir.
Komşuluk ve Topluluk Ruhu
Burgaz Adası’nda herkes birbirini tanır. Sabah fırına gidip taze simit alırken komşularınızla birkaç kelime sohbet etmek günlük rutinin bir parçasıdır. Yaz aylarında adanın sokaklarında dolaşan dondurmacının sesi ya da bahçelerde düzenlenen dostane toplantılar, buradaki samimi yaşamın bir göstergesidir. Sokaklarında eski İstanbul ruhunu hissedeceğiniz Burgazada, birçok dilin konuşulduğu, caminin, sinagogun ve kilisenin çok yakın mesafelerle bir arada bulunduğu kültürel yapısıyla günümüzde nadir kalan yerlerdendir.
Doğayla İç İçe Bir Yaşam
Adanın en güzel yanı ise kuşkusuz doğayla baş başa olabilmek. Yemyeşil çam ormanları, martıların yuvalandığı kayalıklar ve rengârenk çiçeklerle dolu bahçeler her köşe başında sizi selamlar. Sabah yürüyüşünüzde Sait Faik Abasıyanık’ın evi olan Müze Evi’ne uğrayabilir, bir yazarın ruhunu hissettiği yerlerde gezinmenin keyfini çıkarabilirsiniz.
Deniz ve Plaj Keyfi
Burgaz’da yaşamanın ayrıcalıklarından biri de denizle iç içe bir hayat sürmek. Ada sahilleri, yaz aylarında deniz keyfi yapmak isteyenlerle dolup taşar. Ancak sabahın erken saatlerinde yüzmeye giderseniz, sakinliğin tadını çıkarabilirsiniz.
Ulaşım ve Kolaylıklar
Burgaz Adası’ndan şehir merkezine gitmek oldukça kolaydır. Vapurla 30-40 dakikalık bir yolculukla kendinizi tekrar İstanbul’un enerjik sokaklarında bulabilirsiniz. Ancak buraya dönerken vapurun rüzgarında dalgalanan saçlarınızla bir kez daha adanın huzuruna kucak açarsınız.
Bir Adalı Olmak
Burada yaşamak, sadece bir yerde ikamet etmekten çok bir yaşam tarzıdır. Yavaşlamak, anın tadını çıkarmak, doğanın güzelliklerini her gün yeniden keşfetmek ve dostça ilişkiler kurmak Burgaz Adası’nın ruhunda saklıdır.
Burgazada da Yapılması Gerekenler
1-Aya Yorgi Manastırı Ziyaret
2-Sait Faik Müzesi Ziyaret
3-Bayrak Tepesi’ne Yürüyüş
4-Bisiklet Turu
5- Sahilde veya Kalpazan kayada yemek
Burgaz Adası’nda yaşamayı seçenler, İstanbul’un kaotik enerjisinden uzaklaşırken, onun sunduğu tüm güzelliklere hala erişebildikleri için şanslıdırlar. Bu adada yaşamak, geçmişle günümüz arasında bir köprüde durmak gibi. Hem modern hem nostaljik, hem sakin hem de yaşam dolu bir yer…
Burgaz’ın Nefesi
Denizin mavisinde bir inci saklı,
Burgaz Adası, İstanbul’un tatlı.
Martıların şarkısı, dalgaların dansı,
Ruhuma işler adanın sessiz yansı.
Çamların gölgesinde bir yürüyüş,
Zaman burada durmuş, ne acele, ne düş.
Taş sokaklarında tarihin izi,
Her köşede bir hikâye, her dalda bir dizi.
Gün batarken kızıl süsler ufku,
Denizle gökyüzü kurmuş bir dostluk.
Sait Faik fısıldar rüzgarın dilinde,
“İnsan sevmeli” der, adanın ilinde.
Plajda bir sakinlik, bir sonsuz nefes,
Sanki dünya burada daha bir heves.
Burgaz’ın koyları, huzurun evi,
Her dalga başka bir rüyanın sesi.
Gece olur, yıldızlar parlar suda,
Ay, denizin yansımasında sarılır Burgaz’a.
Burada yaşam bir başka güzel,
Hem şehirden uzak, hem ona özel.
Ah Burgaz, sen cennet köşesi,
Seninle dolu her anın nefesi.
İstanbul’un kalbinde, bir masal gibi,
Hep kal benim gönlümde saklı sevgili.
Önceki Yazı
Nergis Ayv… Göndermiştir
