spot_img
Ana SayfaYazarlarSPOTLİGHT Film İncelemesi

SPOTLİGHT Film İncelemesi

SPOTLİGHT Film İncelemesi

Spotlight Tom McCarthy’in yönetmenliğini yaptığı McCarthy ve Josh Singer tarafından yazılan ve başrollerinde Michael Keatton, Mark Ruffalo, Rachel McAdams ve Liev Schreiber oynadığı gerçek bir olaydan alınmış bir drama filmidir.

            Film, The Boston Globe adındaki bir gazetenin Spotlight ekibinin rahiplerin yaptığı tacizleri araştırmasıyla ortaya çıkan olayları konu almaktadır. Gazetenin yazarlarından oluşan “Spotlight” ekibi, halkın kiliseye olan bağlılığını ve Hıristiyanların inançlarını ağır derecede zedeleyeceği düşüncesi ile gizlenmeye çalışılan 1970 ile 1982 yılları arasında yaşanan taciz olaylarını araştırırlar. Bir senelik araştırmaları sonucunda, Boston’ın Katolik Kilisesine ait on yıllarca gizlenen gerçekler ortaya çıkmaya başlamasıyla olaylar gelişir.

            Kilise, rahipler tarafından yapılan cinsel istismarı ört pas etmeye çalışmaktadır; çünkü halkın bu olayı/olayları öğrenmesi kiliseye olan inancı zedelemesine ve büyük bir ayaklanmanın çıkmasına sebebiyet verebilirdi. Bu olayı tek ört pas eden kilise değildi üst yönetimde gizlemekle yetiniyordu. Bu olayı yani tacizi yaşayıp da konuşmak isteyenler susturuldu, diğer taciz edilen çocuklar ise utandıkları insanlardan çekindikleri için sustular. Bu olaylar 30 yıl boyunca böyle devam etti. Yukarıda da bahsettiğim üzere, Spotlight ekibinin olayı derinlemesine araştırıp ortaya çıkarmasına kadar.

FİLM HAKKINDA DÜŞÜNCELERİM

            Filmi izlemeye başladığımda ilk 30 dakika da biraz sıkıldım; fakat olayın gerçek bir hikâyeden esinlenerek kaleme alınması dolayısıyla şans vermek istedim ve ilerleyen dakikalarda olay beni içine almayı başardı. Keyifli bir filmdi.

            Filmde beni dikkatimi en çok çeken iki mesele vardı; ilki taciz eden doksan rahibin olması ve buna sessiz kalınmış olunması ikincisi ise çok iyi bir gazetecilik sergilenmesiydi. Filmi izlerken gerçekten böyle bir olay yaşanmış olabilir mi dedirtti bana. En büyük mesele bence kilisenin sessiz kalması çünkü insanlar bir dine inanıyorlar ve O’na tapıyorlar. Bunun üzerine kiliseye gidiyor aynı zamanda çocuklarını gönderiyorlar ve olayda orda başlıyor zaten. Kiliseye giden çocukların anlattığı üzere (aradan otuz yıl geçtikten sonra) önce dokunmayla başlayıp sonra cinsel organının göstermesiyle devam eden bir olay var ve bunu doksan rahibin yapması hiç iç açıcı bir durum değil. Çocuklar onu din adamı gördükleri ve bu yaptığı şeyin doğru olduğunu düşündükleri için izin veriyorlar. Burada ailenin çocuğa özel sınırlarını öğretmediğini söyleyebiliriz. Rahipler kurban olmaya müsait yani annesi ve babası ayrı, annesi tarafından büyütülen çocukları seçmektedirler çünkü onları susturmak ya da manipüle etmek çok kolaydır. Film de şöyle bir replik ilgimi çekti ‘-doksan rahip olsa herkes bilirdi.’ ‘- ya biliyorlarsa’. Bu cümle bütün filmi özetliyor bana kalırsa. Herkes biliyor ama susuyor. Spotlight ekibi olmasaydı belki de bu olaylar zinciri açığa hala çıkmammış olurdu.

             Ailenin ilgisizliği ya da bilgisizliği çocukları böyle olayların içine itmektedir. Tabi sadece ailede suç yok en büyük suç yönetimdedir. Kilisede böyle taciz olaylarının yaşanması ve göz yumulması hiç affedilebilecek bir konu değildir. Çocukların böyle travmalar içinde büyümesi ne kadar doğru olabilir ki… Hiçbir çocuk taciz edilmeyi hak etmez, hiçbir çocuk travmalar içinde büyümeyi hak etmez. İnsanlık susarsa bu tarz olaylar yaşanmaya devam edecektir.

Önceki Yazı

Son Eklenenler
- Reklam -

Yazarlar

Avatar photo
26 HABERLER
Avatar photo
21 HABERLER
Avatar photo
45 HABERLER
Avatar photo
18 HABERLER
Avatar photo
8 HABERLER
Avatar photo
81 HABERLER
Avatar photo
14 HABERLER
Avatar photo
166 HABERLER
Avatar photo
201 HABERLER
Avatar photo
27 HABERLER
Avatar photo
15 HABERLER
Avatar photo
7 HABERLER
Avatar photo
12 HABERLER
Avatar photo
7 HABERLER
Avatar photo
13 HABERLER
Avatar photo
7 HABERLER
Avatar photo
1131 HABERLER
- Reklam -

Çok Okunanlar